Hipnoz Uzmanı
Terapist
Mustafa GÜLŞEN
  • Ana Sayfa
  • Destek Konuları
    • Panik Atak Terapisi
    • Sosyal Fobi
    • Travma Sonrası Stres
    • Yaygın Anksiyete
    • Duygu Durum Bozukluğu
    • Depresyon
    • Yeme Bozukluğu
    • Cinsel Problem
  • Hipnoz Eğitimi
  • Hipnoz Danışmanlığı Hk
  • Sorular
  • Blog
  • İletisim
  • Ücretlendirme
    • Hipnoz Seasnı
  • Biz kimiz
Hipnoz Uzmanı
Terapist
Mustafa GÜLŞEN
  • Ana Sayfa
  • Destek Konuları
    • Panik Atak Terapisi
    • Sosyal Fobi
    • Travma Sonrası Stres
    • Yaygın Anksiyete
    • Duygu Durum Bozukluğu
    • Depresyon
    • Yeme Bozukluğu
    • Cinsel Problem
  • Hipnoz Eğitimi
  • Hipnoz Danışmanlığı Hk
  • Sorular
  • Blog
  • İletisim
  • Ücretlendirme
    • Hipnoz Seasnı
  • Biz kimiz

  • Aşk ve cinsellik düşünsel, duygusal ve davranışsal boyutları ile iki insanın etkileşim içine girmesi ve bir çekim alanı oluşturmasıdır. Aşk genel olarak olumlu kelimeler çağrıştırsa da yaşarken içinde olumsuz duyguları da barındırdığı bilinir. Düşünsel boyut, kendini bir başkasına açma kararı vermektir. Bunlar geçmiş, bugün ve gelecekle ilgili duygular, ümitler, değerler, korkular ve savunmalar olabilir. Duygusal boyutta bir başkasına sevgi duyma, onu koruma, merak etme, düşünme ve ona güven duyma, benzerlik ve farklılıklarını keşfetme isteği vardır. Davranışsal boyutta dokunma, sarılma, okşama gibi yakın fiziksel ilişki, bakma, gülme ve baş sallama gibi yüz iletişimi, öpüşme ve cinsel ilişki vardır. Görüldüğü gibi, yakınlık kurmak insanın kendisini duygu ve düşüncelerini ve hatta bedenini, iç dünyasını bir başkasına açmasıdır.


  • İlişkiler ve cinsellik insana sevilmeye değer olduğu duygusunu yaşatır. Bu, kadınlığın ve erkekliğin bir açıdan onaylanmasıdır. Kadın veya erkek çoğu insan düzenli paylaşımlı yakın ilişki içinde olmayı ister. Cinselliği tanımlamak anormal cinselliği tanımlamak kadar kolay değildir. Akla gelen kelimeler haz, arzu, üreme, aşk veya yakınlıktır. Psikanalitik görüşe göre cinsellik ve ruhsal gelişim arasında yakın ilişki vardır. Freud cinselliğin doğumla başladığını belirtmiş, cinsel dürtü kuramını geliştirmiştir. Doğumdan ölüme kadar bir yaşam dürtüsü olarak süren insan cinsel davranışı tek bir biçime uymaz. İnsanlar cinsel dürtü, güç ve tercih ettikleri cinsel anlatım ve doyum açısından farklıdır.  


  • Bireyin toplumdaki ilişkileri, yaşam koşulları, içinde bulunduğu kültür ortamı, kadın veya erkek oluşu, yaş, yaşamı boyunca cinsel deneyimlerini ne kadar geliştirdiği gibi çeşitli etkenler bu farkları belirler. Tedaviyi üstlenen kişinin bu değişkenleri bilmesi, kendi değer yargılarını karşısındakine yüklememesi açısından önemlidir.


  • CİNSEL İŞLEV ve BOZUKLUKLARI  


  • Cinsel sorunlar birey için haz ve doyum duygusunu kaybetmekten öte bir sıkıntı kaynağıdır. Cinsel sorunlar insanda sevilmeme, terk edilme korkusu, yalnızlık, kendine güvensizlik, kadınlığına veya erkekliğine kötü davranılmış olma, küçük düşme, mahcup olma, gururun incinmesi gibi duygular yaşatır. Çift ilişkilerinde sıcaklık, sevgi, cinsellik, yakınlık ve korunma gibi duygusal doyumlar, maddi doyum kaynaklarından çok daha fazla kırılganlığa açık ve risk altındadır. Eskiye göre cinsel sorunlarda azalma veya artma olmadı. Ancak insanlar artık cinselliklerinin önemini daha çok fark etmeye başladılar. Sorunlarını edilgen bir biçimde sürdürme yolunu seçmiyorlar. Çift ilişkisinin ve cinselliğin aksamasının bir ruhsal sağlık konusu olduğunu sağlıkçıların da fark etmesi ve önemsemesi, insanların terapilere gelmelerini kolaylaştırmıştır. 


  • Cinselliğin hasta ve tedavi eden kişiler için utanılacak bir konu olduğu düşüncesi artık doğru değildir. Suskunluk ve gizemin sona erip tedavi süreçlerine yol açılması sevindirici bir durumdur. Cinsel işlev bozukluğu, cinsel ilgi ve yanıtın normal, alışılagelmiş tarzın dışına çıkması ve normal olmayan halin süreklilik kazanması durumudur


  •  Ancak bu tanımı iki açıdan eleştirebiliriz. Öncelikle bir insanın çeşitli zamanlarda ve farklı insanlarla cinsel ilgi ve performans sınırları o kadar geniştir ki, “normal” deyimi insan cinselliğinde neyin normal sayılacağı sorusunu akla getirir. İkinci nokta da bir sorunun varlığı ve bunun tedavi gerektirdiği konusunun öncelikle birey tarafından algılanması ve varsa eşinin de benzer şekilde düşünmesi önemlidir. Örneğin; vajinismusu olan çiftler çoğu zaman tedavi için acele etmezler ve birleşme olmadan da mutlu ve doyumlu bir cinsel yaşamları ve ilişkileri olduğunu söylerler. 

Ayrıntılar

Vajinismus ve erekte sorunları gibi bir çok konuda size tedavi süreçlerinize ek olarak ekleyeceğiniz Terapilerimiz ile cinsel sağlıklı hayatınızı özgürce yaşayabilirsiniz

Whatsapp üzerinden ulaşın

Bize Ulaşın

Bize Ulaşın

Daha da iyisi, gelin, yüz yüze görüşelim!

Müşterilerimize değer veriyoruz. Mesai saatleri içinde bizi dilediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz.

Hipnoterapist Mustafa GÜLŞEN

Yakuplu, Skyport Residance, Hürriyet Bulvarı, Beylikdüzü/İstanbul, Türkiye

Telif Hakkı © 2021 Mustafa GÜLŞEN - Tüm Hakları Saklıdır.Bu sitede bahsi geçen uyulamalar kesin tanı ve tedavi gibi bir durum söz konusu değildir. Lütfen doğru ve sağlıklı bir bigi için doktorunuz ile iletişime geçiniz. 

Bu web sitesinde çerez kullanılır.

Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.

ReddediyorumKabul Et